Balyoz Darbe Planı'na ilişkin dava da planın 20 Ocak 2010 tarihinde Taraf gazetesinde yayınlanmasının ardından Darbeye Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu üyelerinin suç duyurusunda bulunmasıyla başlamıştı.
Grup adına Yıldız Önen'in okuduğu basın açıklaması şöyleydi:
BALYOZ: DUR DEMEYE DEVAM!
Bizler, 50 yıl gibi kısa bir süre içinde üç kanlı, bir post-modern, bir elektronik olmak üzere 5 darbe ile onlarca darbe girişiminin gerçekleştiği bir ülkenin insanlarıyız.
Bu duyarlılıkla, 20 Ocak 2010 tarihli Taraf gazetesinin manşetinden duyurulan Balyoz darbe planı için hemen suç duyurusunda bulunduk. Bizi bir araya getiren tek şey askeri vesayet rejimine karşı olmamız ve demokrasiye inanmamızdır.
Balyoz darbe planı ile suç işlendiği mahkeme tarafından sabit görüldü ve 325 sanık suçlu bulundu. Mahkeme kararından sonra sanıklar ve yakınları mahkeme heyetini alttan alta tehdit etti. Medyanın etkili isimleri 325 kişiyi masum ilan etti. Siyaset ise kurtuluş için Yargıtay'ı işaret etti.
Dört bir koldan Balyoz planını yapanlar kurtarılmaya, karar aşamasına gelen Ergenekon davası da baskı altına alınmaya çalışılıyor.
Bizler, en başında darbe geleneği olan bir ülkenin sorumlu vatandaşları olarak bu darbe planı iddiaları çıktığında yaptığımız gibi bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız.
Çünkü, Türkiye'de ne askeri vesayeti ortadan kaldıracak bir sivil anayasa yapıldı, ne de askeri okullarda demokratlık eğitimi veriliyor.
Hiç bir şey değişmemişken; uzun yıllardan sonra yakaladığımız bu tarihi fırsatı kaçırmak, askeri vesayetin varlığını tüm ceberutluğuyla sürdürmesine göz yummak olacaktır.
Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu olarak Balyoz planının ortaya çıktığı 20 Ocak 2013'de büyük bir yürüyüş ile sonuçlanacak bir kampanya başlatıyoruz.
Bugün Galatasaray Meydanında başlattığımız kampanyamız; Bursa, İzmir, Ankara, Diyarbakır ve Konya başta olmak üzere il toplantılarıyla devam edecek. İstanbul'da görev yapan uluslararası gazetecilere yönelik bilgilendirme toplantıları gerçekleştirilecek. Balyoz Darbe Planının ortaya çıktığı 20 Ocak'ın yıl dönümünde Türkiye'nin en kalabalık darbe karşıtı yürüyüşünü gerçekleştireceğiz.
Aktivistler ne dedi?
Balyoz planının kesinlikle bir darbe girişimi olduğunu belirten Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP) Genel Başkanı Doğan Tarkan "Sanıklar adeta suçüstü yakalandılar. Mahkemenin sonunda da darbe hazırlığında oldukları ortaya çıktı. Kimi iddialar var darbe girişiminin doğru olmadığı yönünde. Ben bunları bilemem. Hukukçu değilim. Benim vicdanımda bunlar suçludur. Daha başka suçlular da var. Kafes davası, 12 Eylül ve Ergenekon davası gibi. Umarım orada da aynı sonuçları elde edeceğiz. Davadaki sonuçlar caydırıcıdır. Ama önemli olan burada yaptığımız kitlesel eylemdir. Darbeleri bundan sonra istemiyoruz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin darbeler ülkesi olarak bilindiğine dikkat çeken Zeynep Tanbay ise, "Balyoz davasında çıkan sonuç çok önemli. O açıdan balyoz davası büyük önem taşıyor. Bu ülkede darbeyi düşünenler bile yargılanabiliyor. Artık 12 Eylül davasında her şey gözümde netleşmeye başladı" diye konuştu.
Yargılanmayı olumlu bulmakla beraber yetersiz gördüğünü dile getiren üniversite öğrencisi Bahan Gönce şöyle konuştu:
"Darbe geleneğini kökünden kazımak lazım. 90 yaşında da olsa darbeciler yargılanmalı. Darbe, plan dahilinde olunca küçümsüyorlar. Darbe zaten gerçekleştiğinde yargılama olmaz. O yüzden bir plan ele geçirildiğinde bu bir suçtur. Sonuna kadar sahip çıkmak lazım. Herkesi sokaklara bekliyoruz. Türkiye'de darbeleri seven yok" dedi.
Balyoz ve diğer darbe davalarına önem verdiklerini ve takipçisi olduklarının altını çizen Star Gazetesi Yazarı Berat Özipek de "Darbelerin gelenek olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Hiçbir zaman bu davaların sorunsuz bir şekilde işlediğini söylemiyoruz. Dolayısıyla her davada çeşitli sorunlar olabilir. Adil yargılanma ile ilgili Türkiye'deki çekinceler 5-10 yılın şikayeti değil, 80 yılın şikayetidir. Söylediğimiz, bu tür eleştirilerin davayı gölgelememesidir. Birilerinin siyasi iktidara gelebilmek için bu insanları kullandığını biliyoruz. Bir daha bu olaylar yaşanmasın diye buradayız" şeklinde konuştu.
Türkiye gündeminde temiz bir sayfa açıldığını vurgulayan tiyatro oyuncusu Emrah Hamşioğlu da, "Türkiye'nin her etnik kimlikten insanın mutlulukla yaşayabileceği bir ülke olmasını istiyorum. Artık televizyonlarda ve gazete sütunlarında darbe ile ilgili haber görmek istemiyoruz. Çünkü geçmişte bu ülke insanı büyük acılar çekti. Darbe planı iddialarının içini boşaltmaya çalışanlar istediği kadar uğraşsın. Güneşi balçıkla sıvayamazsınız. Bundan sonra Türkiye'de darbe olmayacak. Bu kimsenin aklına gelmeyecek" ifadelerini kullandı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder