12 Şubat 2013 Salı

YÜRÜYÜŞE DAVET: DARBECİLERE AF YOK

28 Şubat Bir Daha ASLA!  


23 Şubat Cumartesi 14.00'te Tünel'den Taksim'e  yürüyoruz...

 

12 Ocak 2013 Cumartesi

Yürüyüşe Davet: Balyoz Darbecileri Aklanamaz!


20 Ocak saat 14.00’te Tünel’den Taksim Meydanı’na!


Darbeci aklama mevsimi başladı!
Balyozcular aklanamaz!

Yıllardır darbelere karşı mücadele ediyoruz. Ses çıkartıyoruz, toplantılar yapıyoruz, vicdan mahkemeleri, eylemler, mitingler, basın açıklamaları düzenliyoruz.
Darbeleri, darbecileri ve suçlarını teşhir ediyoruz.
Ama bir süredir, belki de bizler artık sesimizi daha az çıkarttığımız için, kamuoyunda darbecileri aklamak için büyük bir kampanya yürütülüyor. Ve sanki toplumun büyük çoğunluğunun sözcüsü bu kampanyaymış algısı kasıtlı bir şekilde oluşturulmaya çalışılıyor.
Özellikle Balyoz davası kararı açıklandıktan sonra gemi azıya alanlar, sanki bu ülkede hiç darbe olmamış ya da olan darbelerin askerlerle hiçbir ilgisi yokmuş gibi, seslerini yükseltmeye başladılar.
Balyoz darbe seminerinde açıkça İstanbul’un üstüne çökmekten söz eden askerleri, insanları stadyumlara doldurmaktan söz eden komutanları, “öncelikli iç tehditler” ilan eden üst düzey kuvvet komutanlarını aklamak için her yönden harekete geçtiler.
Balyoz darbe planı davasından ceza yiyen askerlerin, en eğitimli, en parlak subaylar olduğunu ilan ettiler.
Doğrudur! 27 Mayıs darbesi de, 12 Mart darbesi de, 12 Eylül darbesi de, 28 Şubat darbesi de en kötü eğitimi alan askerlerin değil, en iyi eğitimi alan, temiz giyinen, çok dil bilen, ışıl ışıl parlayan ordu komuta kademesi mensuplarınca gerçekleştirildi.
Ne yazık ki eğitimli ve parlak olmak, cuntacı eğilimlere sahip olmamak anlamına gelmiyor. Darbe yapmak için iyi eğitim almak, planlama yapma becerisine sahip olmak önemli şartlardan birisi olabiliyor. Tıpkı eğitimli gazetecilerin, eğitimleri tartışma götürmez rektörlerin, cuntacıların önünde eğilmekten bellerinde kalıcı hasar oluşan yargı mensuplarının, bürokratların, ticaret odası başkanlarının, siyasi parti başkanlarının eğitimli olmalarının darbe sever eğilimlerden kopmalarına yetmemesi gibi.
Herkes bir Hitler olamıyor! Onbaşılıktan militarist bir düzenin şefliğine yükselemiyor. Bazılarının darbeci olması için eğitim alması şart!
Son dönemde yüksek sesle yapılan yayınlara inanacak olursak, 27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat ve 27 Nisan darbelerinin bu ülkede gerçekleşmediğine inanmamız gerekiyor. Yüksek sesli darbeci sever propaganda, “Vicdanlarımıza” çağrı yapıyor.
Oysa bizler beş yıl önce yılın en uzun gününde ilk darbe karşıtı eylemimizi örgütlerken, zaten en çok vicdanlarımızın sesine kulak kabarttık.
Çünkü darbe en vicdansız eylemdir.
Darbeler “bir sağdan bir soldan” idamlardır,
Demokrasinin askıya alınmasıdır,
Andıçlardır, tanklardır, “iç düşmanları” imha etmektir, bazen Kürtleri, bazen başörtülüleri, bazen sosyalistleri, bazen azınlıkları, bazen başbakanları öldürmektir.
Partileri kapatmaktır, dernekleri, sendikaları, gazeteleri kapatmaktır.
Toplu işkencedir darbe.
Acımasız işkence.

İşte asıl vicdansızlık budur.
Bu yüzden, bir kez daha vicdanımıza kulak kabartıyoruz ve 20 Ocak 2013 Pazar günü, Balyoz Darbe Planı’nın Taraf gazetesinde açığa çıkartıldığı günün 3. Yıldönümünde tüm vicdan sahiplerini, demokrasiden yana olanları, darbe mağdurlarını eyleme çağırıyoruz.
Vicdanları okşayarak yapılan darbecileri aklama çalışmalarına izin vermeyelim. Hep birlikte “Balyoz darbecileri aklanamaz” diyelim.

20 Ocak Pazar günü saat 14.00’te Tünel’den Taksim’e yürüyoruz.

Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu




13 Ekim 2012 Cumartesi


Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu bugün İstanbul'da Galatasaray Meydanı'nda bir basın açıklaması yaparak, içinde generallerin de bulunduğu 325 sanığın mahkûm edildiği Balyoz Darbe Planı davası ile ilgili sürecin takipçisi olmaya devam edeceklerini ve 20 Ocak 2013, Balyoz planının Taraf gazetesinde yayınlandığı tarihin 3. yıldönümünde bir yürüyüş düzenleyeceklerini duyurdu. "Balyoz Darbe Planı aklanamaz" ana pankartı arkasında buluşan darbe karşıtları, kampanya boyunca Bursa, İzmir, Ankara, Diyarbakır ve Konya başta olmak üzere çok sayıda ilde toplantılar yapılacağını açıkladılar.
Balyoz Darbe Planı'na ilişkin dava da planın 20 Ocak 2010 tarihinde Taraf gazetesinde yayınlanmasının ardından Darbeye Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu üyelerinin suç duyurusunda bulunmasıyla başlamıştı.
Grup adına Yıldız Önen'in okuduğu basın açıklaması şöyleydi:

BALYOZ: DUR DEMEYE DEVAM!
Bizler, 50 yıl gibi kısa bir süre içinde üç kanlı, bir post-modern, bir elektronik olmak üzere 5 darbe ile onlarca darbe girişiminin gerçekleştiği bir ülkenin insanlarıyız.
Bu duyarlılıkla, 20 Ocak 2010 tarihli Taraf gazetesinin manşetinden duyurulan Balyoz darbe planı için hemen suç duyurusunda bulunduk. Bizi bir araya getiren tek şey askeri vesayet rejimine karşı olmamız ve demokrasiye inanmamızdır.
Balyoz darbe planı ile suç işlendiği mahkeme tarafından sabit görüldü ve 325 sanık suçlu bulundu. Mahkeme kararından sonra sanıklar ve yakınları mahkeme heyetini alttan alta tehdit etti. Medyanın etkili isimleri 325 kişiyi masum ilan etti. Siyaset ise kurtuluş için Yargıtay'ı işaret etti.
Dört bir koldan Balyoz planını yapanlar kurtarılmaya, karar aşamasına gelen Ergenekon davası da baskı altına alınmaya çalışılıyor.
Bizler, en başında darbe geleneği olan bir ülkenin sorumlu vatandaşları olarak bu darbe planı iddiaları çıktığında yaptığımız gibi bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız.
Çünkü, Türkiye'de ne askeri vesayeti ortadan kaldıracak bir sivil anayasa yapıldı, ne de askeri okullarda demokratlık eğitimi veriliyor.
Hiç bir şey değişmemişken; uzun yıllardan sonra yakaladığımız bu tarihi fırsatı kaçırmak, askeri vesayetin varlığını tüm ceberutluğuyla sürdürmesine göz yummak olacaktır.
Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu olarak Balyoz planının ortaya çıktığı 20 Ocak 2013'de büyük bir yürüyüş ile sonuçlanacak bir kampanya başlatıyoruz.
Bugün Galatasaray Meydanında başlattığımız kampanyamız; Bursa, İzmir, Ankara, Diyarbakır ve Konya başta olmak üzere il toplantılarıyla devam edecek. İstanbul'da görev yapan uluslararası gazetecilere yönelik bilgilendirme toplantıları gerçekleştirilecek. Balyoz Darbe Planının ortaya çıktığı 20 Ocak'ın yıl dönümünde Türkiye'nin en kalabalık darbe karşıtı yürüyüşünü gerçekleştireceğiz.
Aktivistler ne dedi?
Balyoz planının kesinlikle bir darbe girişimi olduğunu belirten Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP) Genel Başkanı Doğan Tarkan "Sanıklar adeta suçüstü yakalandılar. Mahkemenin sonunda da darbe hazırlığında oldukları ortaya çıktı. Kimi iddialar var darbe girişiminin doğru olmadığı yönünde. Ben bunları bilemem. Hukukçu değilim. Benim vicdanımda bunlar suçludur. Daha başka suçlular da var. Kafes davası, 12 Eylül ve Ergenekon davası gibi. Umarım orada da aynı sonuçları elde edeceğiz. Davadaki sonuçlar caydırıcıdır. Ama önemli olan burada yaptığımız kitlesel eylemdir. Darbeleri bundan sonra istemiyoruz" ifadelerini kullandı.
Türkiye'nin darbeler ülkesi olarak bilindiğine dikkat çeken Zeynep Tanbay ise, "Balyoz davasında çıkan sonuç çok önemli. O açıdan balyoz davası büyük önem taşıyor. Bu ülkede darbeyi düşünenler bile yargılanabiliyor. Artık 12 Eylül davasında her şey gözümde netleşmeye başladı" diye konuştu.
Yargılanmayı olumlu bulmakla beraber yetersiz gördüğünü dile getiren üniversite öğrencisi Bahan Gönce şöyle konuştu:
"Darbe geleneğini kökünden kazımak lazım. 90 yaşında da olsa darbeciler yargılanmalı. Darbe, plan dahilinde olunca küçümsüyorlar. Darbe zaten gerçekleştiğinde yargılama olmaz. O yüzden bir plan ele geçirildiğinde bu bir suçtur. Sonuna kadar sahip çıkmak lazım. Herkesi sokaklara bekliyoruz. Türkiye'de darbeleri seven yok" dedi.
Balyoz ve diğer darbe davalarına önem verdiklerini ve takipçisi olduklarının altını çizen Star Gazetesi Yazarı Berat Özipek de "Darbelerin gelenek olduğu bir ülkede yaşıyoruz. Hiçbir zaman bu davaların sorunsuz bir şekilde işlediğini söylemiyoruz. Dolayısıyla her davada çeşitli sorunlar olabilir. Adil yargılanma ile ilgili Türkiye'deki çekinceler 5-10 yılın şikayeti değil, 80 yılın şikayetidir. Söylediğimiz, bu tür eleştirilerin davayı gölgelememesidir. Birilerinin siyasi iktidara gelebilmek için bu insanları kullandığını biliyoruz. Bir daha bu olaylar yaşanmasın diye buradayız" şeklinde konuştu.
Türkiye gündeminde temiz bir sayfa açıldığını vurgulayan tiyatro oyuncusu Emrah Hamşioğlu da, "Türkiye'nin her etnik kimlikten insanın mutlulukla yaşayabileceği bir ülke olmasını istiyorum. Artık televizyonlarda ve gazete sütunlarında darbe ile ilgili haber görmek istemiyoruz. Çünkü geçmişte bu ülke insanı büyük acılar çekti. Darbe planı iddialarının içini boşaltmaya çalışanlar istediği kadar uğraşsın. Güneşi balçıkla sıvayamazsınız. Bundan sonra Türkiye'de darbe olmayacak. Bu kimsenin aklına gelmeyecek" ifadelerini kullandı.

9 Ekim 2012 Salı

Balyoz: Dur demeye devam!



BASIN AÇIKLAMASINA DAVET
BALYOZ: DUR DEMEYE DEVAM!
Tarih: 13 Ekim Cumartesi
Saat: 13.30
Yer: Galatasaray Meydanı
Biz, üç adet kanlı, bir post-modern, bir elektronik olmak üzere 5 darbe ile onlarca darbe girişiminin olduğu bir ülkenin insanlarıyız. 20 Ocak 2010 tarihli Taraf gazetesinin manşetinden duyurulan Balyoz darbe planı için hemen suç duyurusunda bulunduk. Bizi bir araya getiren tek şey askeri vesayet rejimine karşı olmamız ve demokrasiye inanmamızdır. 
Balyoz darbe planı ile suç işlendiği mahkeme tarafından sabit görüldü ve 325 sanık suçlu bulundu. Mahkeme kararından sonra sanıklar ve yakınları mahkeme heyetini alttan alta tehdit etti. Medyanın etkili isimleri 325 kişiyi masum ilan etti. Siyaset ise Yargıtay’ı işaret etti. Dört bir koldan Balyoz planını yapanlar kurtarılmaya, karar aşamasına gelen Ergenekon davası da baskı altına alınmaya çalışılıyor. 
Bizler, en başında darbe geleneği olan bir ülkenin sorumlu vatandaşları olarak bu darbe planı iddiaları çıktığında yaptığımız gibi bu sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız. 
Çünkü, Türkiye’de ne askeri vesayeti ortadan kaldıracak bir sivil anayasa yapıldı, ne de askeri okullarda demokratlık eğitimi veriliyor. 
Hiç bir şey değişmemişken; uzun yıllardan sonra yakaladığımız bu tarihi fırsatı kaçırmak, askeri vesayetin varlığını tüm ceberutluğuyla sürdürmesine göz yummak olacaktır. 
Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu olarak Balyoz planının ortaya çıktığı 20 Ocak 2013'de büyük bir yürüyüş ile sonuçlanacak bir kampanya başlatıyoruz.
 
13 Ekim Cumartesi günü Galatasaray Meydanında yapacağımız basın açıklamasıyla başlayacak etkinliklerimiz; Bursa, İzmir, Ankara, Diyarbakır ve Konya başta olmak üzere il toplantılarıyla devam edecek. İstanbul’da görev yapan uluslararası gazetecilere yönelik bilgilendirme toplantıları gerçekleştirilecek.
Darbelere Karşı 70 Milyon Adım Koalisyonu
İletişim:
(212) 251 89 49
(538) 263 45 35